Ana Sayfa
Annelik
El sanatları
Haber
Magazin Dünya
Magazin TR
Ressamlar
Seramik
Tiyatro
Yazı
Yemekler
Mars yolunu kısaltan yeni teknolojiler
Eğer bir gün Dünya'dan Mars'a ya da
benzer uzaklıktaki noktalara bir seyahat gerçekleşecekse, farklı motorlara
ihtiyacımız olabilir. Mühendisler, Güneş Sistemi'nde böyle uzak noktalara
ulaşabilmek için devrim niteliğindeki yeni teknolojiler üzerinde çalışıyor.
Mars ve Dünya'nın, Güneş yörüngesindeki dönüşü nedeniyle, iki gezegen
arasındaki mesafe 54.6 milyon kilometre ile 401 milyon kilometre arasında
değişiyor. İnsansız araçlarla yapılan Mars görevleri, bugüne kadar hep iki
gezegenin en yakın olduğu aralıklarda gerçekleştirildi. Bu görevlerden
birinde, kimyasal yakıtlı roketle yapılan yolculuk 9 ay sürdü. Ama şimdi
Nasa ve bazı diğer özel teşebbüslerde çalışan mühendisler, bu yolculuğu
kısaltmak için yeni yöntemler geliştirmeye çalışıyor.Peki üzerinde çalışılan
bu teknolojiler ne?
Güneş enerjisi kaynaklı elektrikli
motorlar Güneş enerjisini elektriğe dönüştürmek ve itiş gücü elde etme
prensibi üzerinden hareket eden bu sistemlerin, insansız kargo
taşımacılığını yapabileceği değerlendiriliyor. Nasa'nın yaptığı bu
çalışmanın amacının, kimyasal yakıtlı roketlerle astronotların Mars'a
gönderilmesi öncesi gerekli tedarik uçuşlarının, bu şekilde yapılması olduğu
belirtiliyor. Ancak güneş enerjisinden elde edilecek elektrikli uzay
aracının, hafif olmasının yanında bir olumsuz tarafı da bulunuyor. O da
Mars'a ulaşmanın çok daha uzun sürecek olması. BBC'ye konuşan Nasa Uzay
Teknolojileri bölümü baş mühendisi Jeff Sheehy, "Mars'a götürmeyi
planladığımız kargonun ağırlığını düşününce, bu seyahat 2.5 yıl sürebilir"
diyor.Nasa adına bu teknoloji üzerinde çalışan Aerojet Rocketdyne'nden Joe
Cassidy, "Güneş enerjisi en iyisi çünkü bu aracı hızlandırabileceğimizi
biliyoruz" diyor. Çalışmalarını sürdüren şirket, Gateway ismini verdikleri
uzay aracında 50kW'ın üzerinde bir güce ulaşmaya çalıştıklarını açıklıyor.
Alabama Üniversitesi'nden tanınmış
bir sistem mühendisi olan Profesör Dale Thomas, güneş enerji kaynaklı
teknolojilerin düşük ölçekli kargo taşımacılığında işe yarayabileceğini
söylüyor. Thomas, güneş enerjili sistemler daha güçlü hale getirilene dek
ise nükleer elektrik motorunun daha iyi bir opsiyon olduğunu savunuyor.
Nükleer Elektrik Motoru Bu fikir üzerinde çalışan bilim insanlarının önerisi
şu: Dünya'dan standart kimyasal yakıtlı roketlerle havalanılması ve Mars
yolculuğunun devamında ise nükleer enerjili elektrik motorlarına geçilmesi.
Nasa'nın üzerinde çalıştığı plana göre, astronotlar, Ay yörünge sinde
bekleyen uzay aracına Orion kapsülüyle gönderilecek.Orion, bu aşamada
nükleer enerjli transfer roketi ile kenetlenecek ve buradan Mars'a hareket
edilecek.Bu nükleer transfer aracında, küçük bir nükleer reaktör likit
hidrojeni gerekli ısıya ulaştıracak.
Aerojet Rocketdyne'nden Joe Cassidy, nükleer termal roketlerin kilit önemde
olduğunu söylüyor ve devam ediyor: "Eğer ulaşım süresini 30 ila 60 güne
indirebilirsek, bu astronotların yolculukta maruz kalacağı radyasyon
süresini de kısaltacaktır" Aynı projede çalışan Profesör Dale Thomas, yakın
bir gelecekte kullanıma hazır olabilecek yeni motor teknolojisinin, nükleer
termal roketlerler olduğunu söylüyor.
Thomas, laboratuar ortamında yapılan uçuş denemelerinde, Mars'a uçuş
süresinin 3 aya indirilebildiğini kaydediyor: "Bu hala uzun bir süre
olabilir ama kimyasal yakıtlı roketlerle aynı mesafe dokuz ay sürecektir."
Boeing firması ise nükleer roket teknolojisi konusunda şüpheci. Uzay
aracındaki nükleer reaktörün, astronotlar üzerinde olumsuz etkisi olacağı
endişesi dile getiriliyor. "Bu yaygın yapılan bir yanlışlık. Hidrojen uzay
mekiği yakıtı, müthiş bir radyasyon kalkanıdır" diyen Profesör Thomas,
Boeing firmasının endişesinin yersiz olduğu görüşünde: "Mürettebat aracın
bir ucunda, motor ise diğer ucunda olacak. İlk değerlendirmelerimize göre,
astronotlar, kozmik radyasyondan, nükleer reaktöre göre daha fazla radyasyon
alıyor" Profesör Thomas, üzerinde çalıştıkları teknolojinin Dünya üzerinde
kolayca teste tabi tutulamayacak olmasının, olumsuz olduğunu kabul ediyor.
Ancak Nasa, radyoaktif engeli
ortadan kaldırarak, yeryüzü testlerine olanak verecek bir düzenek üzerinde
çalışıyor. İyon itki motorları İyon itki motoru teknolojisi, uzaydaki
uydularda hali hazırda kullanılıyor. Ancak düşük itiş ürettikleri için buna
bağlı olarak hızlanmaları da yavaş oluyor. Ancak zaman içinde yüksek hızlara
ulaşabilecekleri biliniyor. İyon itki motoru teknolojisini hızlandırmak
üzerine çalışan Ad Astra Roket şirketi, Vasimr adı verilen bir itici motor
tipi üzerinde çalışıyor. Bu sistemde, uzay gemisi yakıtının iyonize olması
ve ısınması için radyo dalgaları kullanıyor. Sonrasında ise plazma sonucunu
doğuracak elektromanyetik alan oluşturuluyor. Vasimr, standart bir iyon
motorundan daha fazla itiş gücü sağlasın diye tasarlandı.
Eski bir Nasa astronotu olan Ad Astra şirketinin başkanı Chang Diaz, ekibin
Mars'a dokuz aydan daha hızlı ulaştırılması gerektiğini söylüyor. Profesör
Dale Thomas'a göre ise Vasimr'i gerekli hıza ulaştıracak teknolojiye şu anda
çok uzağız.Hatta Thomas, katedilmesi gereken teknolojik mesafeyi tanımlamak
için, "çim biçicinin gücünün, roket gücüne çıkarılması" örneğini de
veriyor.Ancak Profesör Thomas gerekli teknolojik ilerleme kat edilebilirse,
iyon motor teknolojisinin, elektrikli uzay araçları arasında en iyi tercih
olacağı görüşünü de savunuyor: "Fizik bunun çalışabileceğini ortaya koyuyor.
Ancak Vasimr halen laboratuvar ortamında geliştirilme aşamasında. Uçuşa
hazır bir noktaya gelmesine daha çok uzun mesafe var." Lockheed Martin
firması da Vasimr'in gelecek vaadettiği görüşünde ancak onlar da güneş
enerjili elektrikli motorlara yoğunlaşmış durumdalar.
Kimyasa roketlerin geleceği Her ne kadar yeni teknolojiler ilginç olsalar
da, emektar uzay teknolojisi şirketleri Lockheed Martin ve Boeing, kimyasal
roket motorlarının, insanlı Mars seyahati planlarının temeli olması
gerektiği görüşünü savunuyor. Lockheed Martin, Apollo Projesi'ni örnek
vererek, mevcut yakıt teknolojisinin insanı Mars'a götürebileceğini
kanıtladığını açıklıyor. Lockheed Martin'de uzay mekiği tasarımcısı olan Tim
Cichan, "Hali hazırda bizi Mars'a götürecek teknolojiye sahibiz" diyor. Tim
Cichan devam ediyor: "Evet, aşmamız gereken teknik sorunlar var. Ancak temel
olarak yapmamız gereken elimizdeki teknolojinin üzerine koyarak, derin
uzayda uçuş tecrübesi elde etmemiz gerekiyor. Bunu yaparken de gelecekte
devrim yapacak teknolojileri de geliştirmeye devam etmeliyiz."
Mars'a ne zaman gidebileceğiz?
Bilim ve Teknoloji Politikaları Enstitüsü'nün (STPI) incelemelerine göre,
Nasa'nın 2033 yılında, Mars'a insanlı seyahat görevlerine başlama planı
gerçekçi değil. Nasa'nın bütçesini değerlendiren kurum, Mars'a ilk seyahat
2039 yılında gerçekleşebilir görüşünü dile getiriyor. Donald Trump
yönetimindeki Beyaz Saray ise öncelikle, 2024 yılında Ay'a bir seyahat daha
gerçekleştirilmesini istiyor.
Mary-Ann Russon
BBC News