Çarşı taraftar grubuna darbe; Human Right Watch: "35 futbol taraftarının darbe teşebbüsüyle yargılanması ceza ve adalet sisteminin açıkça kötüye kullanılmasıdır" dedi

Tevfik Elçioğlu Hayata Dair   Türkiye haberleri 16 Aralık 2014
Beşiktaş kulübünün taraftar grubu Çarşı hakkında, Gezi olayları sırasında hükümeti yıkmaya teşebbüs ettiği iddiasıyla açılan ve 35 kişinin yargılandığı dava 16 Aralık 2014 Çarşamba günü görülmeye başlandı.

Dava süreciyle ilgili olarak Human Right Watch İnsan hakları ihlallerini izleme örgütü bir açıklama yayınladı.

Human Right Watch tarafından yayınlanan ve orijinali İngilizce olan açıklamada özetle şöyle denildi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü bugün yaptığı açıklamada özetle "35 futbol taraftarının darbe teşebbüsüyle yargılanmasının ceza ve adalet sisteminin açıkça kötüye kullanılması olduğunu" belirtti.

"İnsan Hakları İzleme Örgütü bugün yaptığı açıklamada 35 futbol taraftarının darbe teşebbüsüyle yargılanmasının ceza adalet sisteminin bariz bir şekilde kötüye kullanılması olduğunu söyledi. Beşiktaş futbol klübünün taraftar grubu Çarşı'nın üyelerinin yargılanmasına bugün İstanbul'da başlandı.

Grup, hükümetin İstanbul'un merkezindeki Gezi Parkı'nda imar değişikliği planlarına itirazla başlayan hükümet karşıtı kitlesel protestolara katılmıştı. Savcılık iddianamesinde yer alan deliller arasında ne hükümeti devirmeye teşebbüs suçlamasını, ne de sanıklara isnat edilen örgüt kurmak, üye olmak ve polise direnmek gibi diğer suçları destekler nitelikte herhangi bir delil bulunuyor.

“Beşiktaş futbol klübü taraftarlarını bir halk protestosuna katıldıkları için devlet düşmanı olmakla suçlamanın son derece kötü bir komedya” olduğunu söyleyen İnsan Hakları İzleme Örgütü kıdemli Türkiye araştırmacısı Emma Sinclair-Webb, “İddianamede darbe teşebbüsü suçunu destekleyen hiçbir delil yok ve iddianame mahkemeye bile gelmemeliydi. Savcı bu suçlamalarla ilgili derhal sanıkların beraatini istemelidir” dedi.

İstanbul savcısının 35 sanık hakkında hazırladığı Eylül 2014 tarihli iddianamedeki deliller dinlenen telefon görüşmeleri ve mesajları, sanıklara ait biber gazından korunmak için kullandıkları gaz maskeleri ve koruyucu gözlükler ile taraftarların diğer binlerce kişiyle birlikte gösterilere katıldığını gösteren video görüntülerinden ibaret.

İddianamede herhangi bir şiddet eylemi veya suç fiiline dair özel bir suçlama bulunmuyor ve polisin bazı sanıkların evlerinde bulduğu ateşli silahların gösteriler sırasında kullanıldığı veya kullanılmasının planlandığına dair herhangi bir iddia yer almıyor. Sanıkların iddianameye giren telefon görüşmeleri ve mesajlarında hükümet karşıtı ifadeler, gösterilere destek veren heyecanlı sözler ve bazı iddialı düşünceler var ancak bunların hiçbiri suç delili oluşturmuyor.

Davanın tüm sanıkları tutuksuz yargılanıyor.

Sinclair-Webb “Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi protestolarını hükümeti devirme teşebbüsü olarak tanımlamasının savcının iddianamesinin temelini oluşturduğunu görmek korkutucu. Bu, hükümetin Türkiye adalet sistemine nasıl büyük bir baskı uyguladığını büyük ölçüde ortaya koyuyor” dedi.

Çarşı davası, ülke çapında İstanbul Gezi Parkı eylemleriyle tetiklenen birçok şehirdeki hükümet karşıtı protesto gösterilerine katılan binlerce gösterici hakkında açılmış yüzlerce devam eden kovuşturmalardan bir tanesi. Bazı davalar sanıkların beraatiyle sonuçlanırken bazıları ise hala devam ediyor. Terör suçlarıyla suçlananlar ve hala yargılanmakta olanlar 10 aya varan sürelerde tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildi.

İstanbul'da görülen davalardan biri olan ve Gezi Parkı kampanyasını ve eylemini destekleyen 128 hükümet dışı örgütün oluşturduğu Taksim Dayanışma platformunun beş üyesi hakkındaki dava Haziran'da başladı. Sanıklar suç örgütü kurmak, yasadışı gösterileri teşvik etmek ve bunlara katılmak ve dağılmaları yönündeki emirlere karşı gelmekle suçlanıyor. Sürmekte olan 26 sanıklı davanın bir sonraki duruşması Ocak 2015'te yapılacak.

Devam eden bir diğer dava da Gezi Parkı protestolarına katılan 255 kişi hakkında açılan ve İstanbul'daki başka bir mahkemede görülen dava. Bu grup yasadışı gösterilere katılmak, dağılmaları yönündeki emirlere karşı gelmek ve kamu malına zarar vermekle suçlanıyor. Davanın sanıkları arasında bir camiye sığınanlar ve yoğun biber gazına maruz kaldıkları için onları tedavi eden doktorlar bulunuyor. Davanın bir sonraki duruşması Mart ayında yapılacak".